Ceza hukuku, toplumsal düzenin korunması ve bireylerin güvenliğinin sağlanması amacıyla birtakım fiilleri suç olarak tanımlar. Bu kapsamda, kişilerin huzur ve sükûnunu hedef alan tehdit ve şantaj fiilleri, Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) düzenlenen önemli suç tipleri arasında yer alır. Bu çalışma, TCK m. 106 ve 107 hükümleri doğrultusunda tehdit ve şantaj suçlarını doktrinsel ve yargısal yorumlarla birlikte ele almayı, suçların unsurlarını, uygulamadaki sınırlarını ve Yargıtay kararları çerçevesinde değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
I. TEHDİT SUÇU (TCK M. 106)
1. Tanım ve Unsurlar
Tehdit suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 106. maddesinde düzenlenmiştir. Suçun temel şekli, bir kimsenin, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut ya da cinsel dokunulmazlığına yönelik saldırı gerçekleştireceği yönünde korkutulmasıdır. Burada failin mağdura yönelik kötülük bildiriminde bulunması ve mağdurun bu tehdidi ciddiye alabilecek bir konumda olması aranır.
TCK m.106/1: “Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Suçun unsurları:
Fail ve mağdur herkes olabilir.
Tehdidin mağduru ciddi şekilde korkutabilecek nitelikte olması gerekir.
Gerçekleşmesi beklenen kötülüğün objektif olarak algılanabilir olması gerekir.
Tehdidin sözle, yazıyla, jest/mimik veya dijital yolla yapılması mümkündür.
2. Nitelikli Haller (TCK m.106/2)
Kanun koyucu, bazı özel durumlarda tehdit suçunun daha ağır cezalandırılmasını öngörmüştür. Nitelikli haller şunlardır:
Silahla işlenmesi: Fiziksel bir silahın kullanılması veya tehditte bulunulması esnasında silah gösterilmesi.
Birden fazla kişi ile birlikte işlenmesi: En az iki kişi tarafından birlikte tehditte bulunulması.
Suç örgütlerinin korkutucu gücünden yararlanarak işlenmesi: Mevcut veya varsayılan bir örgütün gücüyle tehditte bulunulması.
Kişinin malvarlığına yönelik zarar tehdidi: Hayat, beden, cinsel dokunulmazlık dışındaki zararlarla tehdit.
Bu hallerde ceza bir kat artırılarak verilir.
3. Zincirleme Tehdit (TCK m.106/3)
Tehdit suçunun aynı mağdura karşı aynı suç işleme kararı ile birden fazla kez tekrarlanması durumunda zincirleme suç hükümleri (TCK m.43) uygulanır. Bu durumda faile verilecek ceza artırılarak verilir. Bu husus, özellikle dijital ortamda gönderilen tehdit mesajları açısından önem taşır.
II. ŞANTAJ SUÇU (TCK M. 107)
1. Tanım ve Unsurlar
Şantaj suçu, TCK m.107'de düzenlenmiş olup, mağdurun bir şeyi yapmaya, yapmamaya ya da katlanmaya zorlanmasıyla oluşan bir suçtur. Failin amacı, kendisine veya başkasına çıkar sağlamaktır.
TCK m.107/1: “Hakkı olan veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya ya da yapmamaya zorlamak amacıyla, kendisi ya da başkası yararına çıkar sağlamak maksadıyla tehditte bulunan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Suçun unsurları:
Failin bir tehditle mağduru zorlaması.
Mağdurdan kendi hakkı olmayan bir davranışı yapması ya da yükümlü olmadığı bir şeye katlanması istenmesi.
Tehdidin mağdurun iradesini etkileyebilecek düzeyde olması.
TCK m.107/2: “Bu fiil, hukuka aykırı bir çıkar sağlama amacıyla işlenirse ceza artırılır.”
Bu hükümde aranan özel unsurlar:
Hukuka aykırı çıkar sağlama.
Şantaj tehdidiyle bir sözleşme yapılmaya zorlanma, borçlandırma vb.
2. Şantajın Farklı Görünümleri
Gizli ses veya görüntü kayıtlarıyla tehdit etmek.
Kişisel bilgilerin açıklanacağı tehdidi.
Özel hayatın gizliliğini ihlal etme tehdidiyle çıkar sağlama.
Bilişim sistemleri üzerinden tehdit.
Bu suç tiplerinde tehdit unsurunun dışında bir menfaat beklentisi bulunduğu için cezalandırma şiddetlenmektedir.
III. YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA DEĞERLENDİRME
1. Tehdit Suçuna İlişkin Kararlar
Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2014/20389 E., 2015/14243 K.: Sanığın mağdura yönelik sözlerinin tehdit suçu kapsamında değerlendirilebileceğine karar verilmiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2013/6-213 E., 2014/155 K.: Tehdidin ciddiyetinin, olayın bağlamı içinde değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
2. Şantaj Suçuna İlişkin Kararlar
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 2016/2443 E., 2016/7887 K.: Görüntüleri yayımlamakla tehdit ederek para talep edilmesi, şantaj suçunu oluşturur.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2011/6-42 E., 2011/66 K.: Şantaj suçunun, elde edilmek istenen menfaatin hukuka uygun olup olmamasına bakılmaksızın oluşabileceği vurgulanmıştır.
IV. DOKTRİNDEKİ GÖRÜŞLER
Prof. Dr. İzzet Özgenç: Tehdit suçu bireyin irade serbestisini ihlal ettiği için ceza hukuku bakımından önemlidir.
Prof. Dr. Veli Özer Özbek: Şantaj suçunun yalnızca ekonomik menfaat temini değil, manevi baskı aracı olması özelliğiyle özgürlüğe yönelik bir tehdit olduğunu belirtmiştir.
YÖK Ulusal Tez Merkezi, 2022/709285: Şantaj suçunun bilişim sistemleri yoluyla işlenme biçimleri üzerine yapılan çalışmalar, suçun evrim geçirdiğini göstermektedir.
SONUÇ
Tehdit ve şantaj suçları, bireylerin özgür iradelerini baskı altına alan ve kişilik haklarını tehdit eden eylemlerdir. TCK m.106 ve 107’de düzenlenen bu suçlar, hukuki güvenlik ve bireysel özgürlüklerin korunması açısından önemli araçlardır. Yargıtay içtihatları ve doktrinle desteklenen yorumlar, bu suçların yalnızca şekli değil, mağdur üzerindeki psikolojik etkileriyle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Etkin bir ceza politikası ve dijital mecralarda daha güçlü düzenlemeler ile bu suçların önüne geçilmesi mümkün olabilir.
KAYNAKÇA
Türk Ceza Kanunu (TCK), 5237 sayılı Kanun.
Özgenç, İzzet. Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, Seçkin Yayıncılık, 2023.
Özbek, Veli Özer vd. Ceza Hukuku Özel Hükümler, Seçkin Yayıncılık, 2022.
Yargıtay Kararları (Yargıtay Ceza Daireleri ve Ceza Genel Kurulu içtihatları).
YÖK Ulusal Tez Merkezi, 2022/709285, "Bilişim Yoluyla Şantaj Suçu".
Uygur, T. Ceza Hukuku Özel Hükümler, On İki Levha Yayıncılık, 2021.
Centel, Nur / Zafer, Hamide / Çakmut, Özlem Yenerer. Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler, Beta Yayıncılık, 2022.